TEKNOPALAS

Basım Sektöründe Dijital Dönüşüm

Şub 14, 2022

Basım Sektöründe Dijital Dönüşüm

Şub 14, 2022

Basım Sektöründe Dijital Dönüşüm

Basım sektörü pazarını

Gazeteler, kitaplar, etiketler, kartvizitler, kırtasiye malzemeleri, iş formları ve diğer materyaller gibi ürünleri basan kuruluşlar tarafından yapılan baskı hizmetleri oluşturmaktadır. Globalde artan nüfus, bu pazarın ana itici gücünü oluşturmaktadır. The Business Research Company’nin araştırmasına göre küresel baskı pazarının, pandeminin olumsuz etkisi nedeniyle %10,2’lik bir bileşik yıllık büyüme oranı (CAGR) ile 2020’de 277,12 milyar dolar iken 2021’de 305,34 milyar dolara büyümesi öngörülmüştü, ancak 2022’de her şeyin normale dönmeye başlamasıyla %19,9’luk bir artış ile 366,1 milyar dolara ulaşması bekleniyor [1]. Bu kadar büyük bir hacme sahip olan basım sektörünün gelişen dünyaya ve teknolojilere ayak uydurması ve müşteri ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak için dijital teknolojileri kullanmaya başlaması kaçınılmaz olmaya başlamıştır. Dijitalleşme, kelime anlamı olarak iş operasyonlarını dönüştürmek için dijital teknolojileri ve bilgileri kullanma sürecidir. Dijitalleşme şimdilerde iş dünyasında büyük dönüşümlere neden olmaktadır. Dijital becerilerin kazanılması artık bireysel, sektörel ve bölgesel başarı için bir ön koşul haline gelmiştir.

Yenilikçi olmak

Ticaretin en önemli kuralıdır. Bu bağlamda, pazarın ihtiyaçlarıyla esnek bir şekilde yüzleşebilecek teknolojik ve yenilikçi çözümler bulmak büyük önem taşır. Ayrıca, imalat sanayilerinin dijitalleşmesinde kullanılan araçlar arasında nesnelerin interneti (IoT), yapay zekâ (AI) ve ileri analitik gibi dijital teknolojiler yer almakta, bunlara ek olarak robotik sistemler ve eklemeli imalat gibi ileri üretim teknolojileri de kullanılmaktadır [2]. Öte yandan, dijitalleşme, basım sektöründeki tüm farklı şirketlerin kendi konumlarını iyileştirmek için ihtiyaç duyduğu temel konulardan biridir. Bu noktada, baskı süreçlerinde dijitalleşme, uzun süredir belirgin ve net bir trend haline gelmiştir. Dolayısıyla, belki de dijitalin tüm avantajlarını geleneksel teknolojiyle birleştirerek hibrit bir çözüm bulmak firmaların atacağı ilk adım olmalıdır. Bununla birlikte, sektörde dijitalleşme ve inovasyon, amaç değil, araç olmalıdır. Sonuç olarak, kuruluşlar dijitalleşme sürecinde dijital teknolojileri uygularken, insanların iş yapış şekilleri değişir.

Ancak dijitalleşme, dijital dönüşümden oldukça farklıdır. Bu noktada, bir kuruluş için dijital dönüşüm, işletmelerin proje olarak uygulayabileceği bir şey değildir. Aksine, işletme içinde iş süreçlerini otomatikleştirmekten çalışanları bilgisayar kullanmak üzere yeniden eğitmeye kadar bir dizi dijitalleştirme projesine yer verilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, dijital teknolojilerin uygulanmasının yanı sıra organizasyonel değişim gerektiren müşteri odaklı stratejik iş dönüşümüne ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak dijital dönüşüm denilince, birçok firma tipik olarak birkaç dijitalleşme projesini içerecek şekilde düşünmekte ve dijital dönüşümün dijitalleşmeden başka bir şey olmadığına inanmak gibi büyük bir stratejik hata yapmaktadır.

Dijital Dönüşüm

Gerçekte, dijital dönüşüm, kuruluşun genel olarak değişimle daha iyi başa çıkmasını gerektirir ve kuruluş uçtan uca müşteri odaklı hale geldikçe değişimi temel bir yetkinlik haline getirir. Bu tür bir çeviklik, devam eden dijitalleşme girişimlerini kolaylaştıracaktır. Sonuçta işletmeler, bilgiyi dijitalleştiriyor, operasyonlarını oluşturan süreçleri ve rolleri dijitalleştiriyor ve işi ve stratejilerini dijital olarak dönüştürüyorlar. Her biri, bir sonraki için gerekli olsa da yeterli değildir. En önemlisi, dijitalleşme her ne kadar özünde teknolojiyle ilgili olsa da dijital dönüşüm müşteri ile ilgilidir. Öyle ki, dijital dönüşüm, müşteri odaklı bir teknoloji dönüşümünden çok daha fazlasını ifade ediyor. Gerçekte, organizasyonlar değişimi temel bir yetkinlik olarak belirleyebilirse, uçtan uca iş dönüşümünü başarabilirler. Sonuç olarak, dijital dönüşümün yol haritası, işletmelerin dijital dönüşümün avantajlarına ulaşmak için atması gereken karmaşık, iç içe geçmiş adımlardan oluşmaktadır.

basım dijital

Basım sanayinde dijital dönüşüm temel olarak

İşletmelerin üretim süreçlerini ve iş modellerini hız, verimlilik, esneklik ve kalite artışı sağlayan uygulamalardan faydalanarak geliştirmeleridir. Bu dönüşümün verimli olabilmesi için işletmelerin öncelikle üretim süreçlerinde kullandıkları teknolojileri geliştirmeleri gerekmektedir. Daha sonra da yönetim anlayışlarını iyileştirmeleri, organizasyon yapılarını düzenlemeleri ve iş yapış kültürlerini dönüştürmelerine ihtiyaç olacaktır. Bir işletmede önce üst yönetim dönüşümü sahiplenmelidir ve organizasyon yapısını da dijital dönüşümün gerçekleşmesine olanak verecek şekilde iyileştirmelidir. Ayrıca çalışanlar arasında değişime karşı direnç oluşabilir, bunun önüne geçebilmek için yenilikçilik kültürünün çalışanlar arasında gelişmesini sağlamalıdırlar. Dijitalleşme, verilerin ve analizlerinin karar sürecinde çok daha etkili olduğu bir kültürün oluşmasına destek olur [2].

Dijital dönüşümden bahsedilince akla önce üretim süreci gelmektedir. Aslında üretimin yanında ürün geliştirme, tedarik zinciri ve lojistik yönetimi, hizmet sunumu, kurumsal ilişkiler, kalite yönetimi ile satış ve pazarlama gibi idari süreçlerini de dijital hale getirerek hepsini bütünleştirmelidirler.

  1. Ürün Geliştirme

Ürün geliştirmede en önemli nokta, müşteri ihtiyaçlarının zamanında ve doğru bir şekilde anlaşılmasıdır. Bununla birlikte, diğer bir önemli konu ise bu ihtiyaçlara uygun ürünlerin hızlı bir şekilde geliştirilip pazara sürülmesidir. Bu süreçte, dijital teknolojilerden biri olan “büyük veri ve analitik” yardımıyla müşteri ihtiyaçlarını daha erken ve daha doğru bir şekilde anlamak mümkün olabilmektedir. Örneğin, Peugeot firmasının düzenlediği kendi otomobilini tasarlama yarışması【3】 buna en güzel örnektir. Bu yarışma, hem firmanın tanıtımını yapmasına olanak sağlamış hem de müşterilerinin tasarım beklentilerini önceden öğrenmesini sağlamıştır.

Ürün tasarımı

Konusunda bulunan çok sayıda gelişmiş yazılım, ürün geliştirme sürecinin aşamalarının aynı anda gerçekleştirilmesini kolaylaştırmaktadır. Bu bağlamda, bu yazılımlar kullanılarak ürün geliştirme aşamasının başlangıcında üretim fizibilitesi yapılabilir ve zamandan büyük ölçüde tasarruf sağlanabilir. Örneğin, Şekil 1’de görüldüğü gibi simülasyon yazılımlarını kullanarak 3 boyutlu yazıcılar ile elde edilecek prototiplerin öncesinde görsel testler yapılabilir. Bununla birlikte, 3D yazıcıda basılacak parçaları hazırlamak, görselleştirmek ve yinelemeleri çoğaltmak için 3D baskının topolojik optimizasyonu yapılabilir. Bu süreç, geleneksel geometrinin aynı modeldeki ağ modelleriyle yakınsamasını sağlar. Örnek olarak, Ford, eklemeli imalat laboratuvarı kurarak bu süreci başarıyla yönetmiştir. Sonuç olarak, prototipleri daha hızlı ve oldukça uygun maliyetle yapabilmiş ve parçaların geliştirme süresini birkaç günden birkaç saate düşürmüştür. Bu sayede, daha az zamanda daha fazla fikri test etme ve düzeltme fırsatı yakalamıştır【4】.

  1. Planlama

Planlama aşamasının en önemli kısmı talebin doğru bir şekilde tahminlenmesidir. Ancak, işletmenin verimliliği ve kârlılığı açısından üretimin ve hammadde tedariğinin bu tahmine göre planlanması ve maliyetleri minimize edebilmek için de optimize edilmesi büyük önem taşımaktadır. Her geçen gün müşterilerin daha fazla çeşit ve daha kişiselleştirilmiş sipariş taleplerinde bulunması bunu oldukça zorlaştırmaktadır. Büyük veri ve ileri analitik yöntemleri, işletmenin ihtiyacına göre çeşitlendirilebilen modüllerden oluşan planlama yazılımları ile üretimin yanı sıra tedariğin planlanması ve optimizasyonu konusunda da kolaylık sağlayarak zaman kazandırırken hataları da azaltmaktadır.

  1. Tedarik Zinciri ve Lojistik

İşletmelerde dijital teknolojilerin kullanımı ile tedarik zinciri ve lojistik yönetiminde ihtiyaçtan fazla stok yapmalarının önüne geçerken gereksiz maliyetler de azaltılmış olmaktadır. Dijital teknolojiler etkin olarak kullanıldığında, hem siparişler doğru zamanda verilir ve teslim alınır hem de depo içi stok takibi gerçek zamanlı yapılabilir. Dolayısıyla, depodaki kayıt ile depo içi ve dışı sevkiyatlarda işgücü kullanımını azaltırken hatalar da minimize edilmiş olur. Son zamanlarda depo ve sevkiyat otomasyonu konusunda yaygın kullanılmaya başlanan RFID etiket teknolojisi içerikli çözümler ile ürünlerin adet takibini yapmak, depo içinde yerini bulmak ve izlemek ve sevkiyatın tam ve doğru yapıldığını kontrol etmek mümkün olabilmektedir (Şekil 3). Hatta, depo içinde taşımada kullanılan araçlar da RFID teknolojisi ile donatıldığında depo içinde ürün yerleştirme ve almada kolaylık ve verimlilik sağlanabilmektedir.

  1. Üretim

Üretimde otomasyon sayesinde, makine ve işgücü gibi üretim faktörlerinin takibi ve izlenmesi olası hataların önlenmesini sağlarken, kalite kontrol ve izleme de verimliliğin artırılmasına yardımcı olur. Dijital dönüşüm ile üretimde otomasyonun akıllı sistemlerle desteklenmesi (gelişmiş robotlar vb.), üretim faktörlerinin uzaktan gerçek zamanlı olarak takibi ve izlenerek anlık geri bildirim sağlanması, kalite kontrolün otomatik olarak gerçek zamanlı olarak yapılması ve kök neden analizlerinin etkinliğinin arttırılması ve arızaları oluşmadan tespit edebilen önleyici bakımla makinelerin duruş sürelerinin kısaltılması mümkün olabilmektedir. Üretimde ve kalite kontrolde kullanılan teknolojilerin arasında RFID etiketler (Şekil 4) ve görüntü işleme yöntemi ile yapay zekadan yararlanılması en çok kullanılanlardır. Toyota, üretimde oluşan kalite sorunlarının önüne geçebilmek için kullanmaya başladığı yazılım ile büyük veri toplayarak analiz yapmakta, ortaya çıkan sorunları ve hatalı ürünleri anlık olarak takip ederek çözebilmektedir. Böylece, makine duruş sürelerini azaltabilmekte, üretim adetlerini ve ürün kalitesini arttırabilmekte ve maliyetleri düşürebilmektedir [5].

  1. Satış ve Pazarlama

İşletmelerde müşteri ilişkilerinin verimli bir şekilde yönetilmesi için satış ve pazarlama süreçlerinin dijitalleşmesi büyük önem taşımaktadır. Bu amaca ulaşmak için, büyük veri ve ileri analitik yöntemlerinden faydalanmak, çeşitli online platformlar (Şekil 5) kullanarak mümkündür. Sonuç olarak, müşteriler ürün kataloğuna online olarak erişebilir, sipariş verebilir, ürünle ilgili danışmanlık alabilir, ödeme yapabilir, sipariş veya tarih değişikliği yapabilir, siparişini takip edebilir, ürünü kişiselleştirebilir ve görüş veya şikâyetlerini web sayfasından bildirebilirler. Buna ek olarak, işletmeler anlık olarak kişiye özel promosyon veya teklifler sunabilir ve yapay zekâ içeren sanal yardımcılar kullanarak müşteri deneyimini daha da geliştirebilirler. Bu sayede, hem müşteriye doğru zamanda doğru şekilde ulaşılacak hem de müşteri memnuniyeti sağlanacaktır. Öte yandan, müşteri ilişkilerini sürdürülebilir kılarken, sipariş işlem sürelerinin kısalması sayesinde satışlarda da artış sağlanabilir. Ayrıca, dijitalleşme, potansiyel müşterilerin belirlenmesine de olanak tanıyacaktır.

  1. Satış Sonrası Hizmetler

Satılan ürünlerin periyodik bakımının, normal veya önleyici olarak, uzaktan çevrimiçi bağlantı ile yapılması, satış sonrası hizmetlerde dijital dönüşümün önemli bir parçasıdır. Bu bağlamda, makinelerin bekleme süreleri kısaltılabilir ve bakım işçiliği ile seyahat maliyetleri düşürülebilir. Ayrıca, dijital platformlar üzerinden gerçek zamanlı satış sonrası hizmet talepleri alınabilir ve takip edilebilir. Bunların yanı sıra, müşterilere online eğitimler verilebilir, ürünler için ileri düzey analitik ile optimize edilmiş planlı bakım hizmetleri sunulabilir. Son olarak, sanal rehberli bakım hizmetleri de dijital ortamda sağlanarak, hizmet kalitesi artırılabilir.

İşletmeler dijital dönüşümü gerçekleştirmek için yeni teknolojiler geliştirmeye gereksinim duyarlar. Ancak, bunun için teknik ve mali desteğe ihtiyaçları vardır. Bu kapsamda, maddi destek alabilmek için üniversitelerle iş birliği yaparak yeni geliştirilen teknolojilerin işletmelere kazandırılmasında destek alabilir, devlet destekli Ar-Ge projeleri (TÜBİTAK, KOSGEB, vb.) ile teşviklere başvurabilir veya başka şirketlerle iş birliği yapabilirler.

Dijital dönüşüm sürecine başlamak isteyen firmalar, üç farklı strateji izleyebilirler:

  1. Dijital Başarının Kanıtını Bekleyebilirsiniz:
    Bu yaklaşım, kuruluşların ampirik sonuçlara odaklanmasına olanak tanır. Fakat, bu yöntemle dijital dönüşüm süreci gecikebilir, bu da rakiplerin dijitalleşmeyi daha hızlı gerçekleştirerek size avantaj sağlamasına yol açabilir. Çoğu şirket, dijital ve dijital olmayan çözümlerden oluşan bir karışım kullanarak bu yolda ilk adımlarını atmaktadır.

  2. Her Şeyi Kapsayan Bir Dijital Strateji Geliştirebilirsiniz:
    Bu strateji, dijital dönüşümü en başından itibaren kapsamlı bir şekilde gerçekleştirmeyi hedefler. Ancak, böyle bir plan büyük sabır ve yatırım gerektirir. Bununla birlikte, bu yaklaşım kültür değişikliği yaratmayı ve inovasyonu hızla uygulamayı gerektirir, bu da genellikle yüksek maliyet ve riskleri beraberinde getirir.

  3. Dijitalleşmeyi Aşamalı Olarak Gerçekleştirebilirsiniz:
    Bu yöntemde, şirketler ilk hedeflerini belirleyip, dijital dönüşüm yolunda ilerlerken yeni girdiler ve dersler alırlar. Buna ek olarak, dijital hedefler zamanla değişebilir. Bu yaklaşım, endüstriyel değişikliklere uygun şekilde şekillendirilebilen ve sağlam bir strateji geliştirmeye olanak sağlar.

 

Basım sektöründeki firmalar dijital dönüşümü uygularken

Her birinin karşılaştığı zorluklar farklıdır. Ancak, dijital dönüşümde başarılı olan işletmeler, bu süreçten fayda sağlayarak rekabet avantajı kazanacaktır. Sonuç olarak, dijitalleşmiş bir dünyada stratejik avantaj elde edebilmek için işletmelerin hızla iş yapabilen, ölçeklenebilir ve dijitalleşmeye gönüllü organizasyon yapısına sahip olmaları gerekmektedir. Özellikle, akıllı yazılım ve donanımları kullanarak iş süreçlerini optimize etmeleri, bu dönüşümün başarısını artıracaktır.

Dijital dönüşüm, imalat sanayi için yeni bir devrim gibi düşünülebilir. Önümüzdeki dönemde, bu dönüşüm sayesinde imalat sanayinin işleyişi değişebilir ve küresel dengeler de buna bağlı olarak farklılık gösterebilir. Önemli olan, işletmelerin bu değişim sürecinin neresinde olmayı hedefledikleridir.

 

*Basım Sanayi eğitim vakfının (BASEV) yayınladığı Basım dünyası dergisinde Basım Sektöründe Dijital Dönüşüm isimli makalemiz 115 sayılı son sayısında yayınlanmıştır.

REFERANSLAR

[1]         The Business Research Company, “Global Printing Market Data And Industry Growth Analysis,” Printing Global Market Report 2021, 2021. [Online]. Available: https://www.thebusinessresearchcompany.com/report/printing-global-market-report-2020-30-covid-19-impact-and-recovery. [Accessed: 25-Dec-2021].

[2]         T.C. BİLİM SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI, “İmalat Sanayinin Dijital Dönüşümü Raporu ve Yol Haritası,” 2016.

[3]         Peugeot, “The Flux Named Winner of the Peugeot Design Contest.” Peugeot, Paris: Peugeot, 2007.

[4]         FORD, “Ford Tests Large-Scale 3D Printing With Light-Weighting and Personalization in Mind,” News, 2017. [Online]. Available: https://media.ford.com/content/fordmedia/fna/us/en/news/2017/03/06/ford-tests-large-scale-3d-printing.html. [Accessed: 25-Dec-2021].

[5]         “The Internet of Everything,” PLANT, 2014.